18 Şubat 2008 Pazartesi

aşk eğretilendi dilinde…

bu son/bahar.
sarıl karakışa;
acımtırak tadına bak
kızıl yaprakların.

tuvalim suskun,
kırıldı yutkunan fırçam;
eli ayağı dolandı mısraların.

ne ateş topu
ne de kimyasal;
kan zehirleyici bir anlam belirsizliği;
ağılı böğürtlen tadı var şarkıların.

ve aşk eğretilendi dilinde,
bırak vurulduğum yerde.
bırak beni!
göm küskünlüğümü ey sevgili.
kendi varlığıma göçebe canım.

“ölüm” göremez el verdiğini,
alegorik peyzajını yap vuslatın.



hidayet dal/ISSIZ ADAM
Can Sokağı Lambaları -18.01.2008

Hiç yorum yok: